|
Kim bu çılgın tüketiciler

Enflasyonla mücadelede talep unsurunun sürekli gündeme getirilmesiyle birlikte tüketici davranışları giderek önem kazanıyor. Kuşaklara göre değişen tüketim davranışları ise heterojen bir tüketici davranışını ve marka pazarlama stratejilerini ön plana çıkarıyor.
Bir yanda merkezin talebi kısmaya yönelik hamleleri, diğer yanda tüketicinin gazdan ayağını çekmesini erteleyici ürün yerleştirmeleri.

TÜİK tarafından açıklanan Nisan 2024 enflasyon oranları %69,80 yıllık, %3,18 aylık artış enflasyonun patikasının sürdüğünü gösteriyor. Ayrıca geçtiğimiz aylardaki gıdadaki artış hızı yerini ulaştırmaya bırakmış gibi görünüyor.

Peki tüketim kuşağının en aşağısından en yukarısına talebi diri tutan tüketim davranışları nasıl şekilleniyor, politika yapıcı sadece politika yapmakla mı ilgileniyor yoksa kuşakların davranış genetiklerini de inceliyor mu?
Bugüne kadar gelinen noktada politika yapıcının faiz enstrümanı üzerinden sahneye koyduğu performansı maliye politikasının vergi unsuru ile destekleme ve kontrol altına alma çabası dikkat çekiyor. Peki genetik kodlar nasıl bir tüketim eğilimi ortaya koyuyor?

TÜKETİMİN Z HARFİ
Bugün markalar başta olmak üzere toplumun her kesimi Z kuşağı hakkında daha fazla bilgiye sahipler. Artık onların davranış kalıplarını, nelerden hoşlanıp nelerden etkilendiklerini düne göre daha fazla biliyorlar. Sahip oldukları güçlü bireyselci duruş ve toplumsal olaylara kayıtsız kalamama refleksi Z kuşağının tüketim davranışına da yansıyor.
Z kuşağı her ne kadar teknoloji bağımlılığı üzerinden eleştirilen bir kuşak olsa da bilinçli tüketici olma yolunda ilerliyor ve satın alma karar süreçlerinde teknolojik üstünlüklerini konuşturuyorlar.
İster çevrimiçi alışveriş olsun ister perakende (mağaza, avm vb.) alışverişi öncesinde geniş bir fiyat ve kalite araştırması yapıyorlar. En iyi ürünü en iyi fiyata alma refleksinin yanı sıra kalite arayışları marka sadakatini diğer kuşaklara nazaran ikinci plana atıyor. Olağan tüketim davranışlarında daha az marka sadakati gösteren Z kuşağı markaların kurumsal sosyal sorumluluk proje ve reflekslerine sahip çıkıyorlar. Olası bir toplumsal olaya kayıtsız kalan ile refleks gösteren markalar arasındaki tercihlerini sesli ve güçlü bir şekilde ortaya koyuyorlar.
Sosyal ağlar ve dijitalizmin realistik temsilcisi konumundaki Z kuşağı benzersiz ve sınırsız bir tüketim davranışı sergilemekle birlikte tüketimin etik kodlarına da ayrı bir önem atfediyor. Toplumsal konularda (iklim değişikliği, çevre duyarlılığı, ırkçılık vb.) gösterdikleri hassasiyetler de ürün ve marka tercihlerine yansıyor.

DEDELER GÜVEN İSTER
Savaş sonrası döneme denk gelen Baby Boomers (1946-1964) kuşağı idealizm, devrimci ve kollektif ruhun onlara yüklemiş olduğu tüketim davranışını yansıtıyorlar.
Pandemi ile birlikte biraz da olsa dijitalleşen bu kuşak bugün hem çevrimiçi hem de perakende alışveriş deneyimini birlikte yaşıyorlar ama mutluluğu eskide buluyorlar.
Marka sadakatine önem verirlerken daha güvenilir ve daha bilinen arayışındalar.

MATERYALİST X
Kapitalizmin hakim kılındığı dönemin temsilcisi konumundaki X kuşağı (1965-1976) daha materyalist ve rekabetçi davranış kalıbı içerisinde ürün ve markalara daha fazla önem atfediyorlar.
Sosyal statüye, geleneksel değerlere ve güvene önem veren bu kuşak da dijital içeriklerden etkilenerek harcama davranışlarını değiştirmeye yatkınlar.

ESKİ SÜRÜM Y
Küreselleşmenin ve teknoloji ile ilk temasın kuşağı olan Y kuşağı (1977-1995) aslında Z kuşağının eski sürümünü yansıtıyor.
Deneyime önem veren, amiral markaların peşinden giden ama yeniliğe de göz kırpan, festival alışverişlerine daha fazla yatkın, sosyal ağları günlük yaşamın bir parçası olarak gören bir kuşak olma özelliği ile öne çıkıyor.
Bugün tüm kuşaklar farklı genetik kodlar ile benzer tüketim davranışları sergileyebiliyorlar. Kuşakları birbirinden farklı tüketim davranışlarında bulunmaya zorlayan aslında kendi dönemlerindeki dünyanın onlara sunmuş olduğu içerik ve yüklemiş olduğu davranış kalıplarından başkası değil. Geldiğimiz noktada,
politika yapıcının kuşakların tüketim davranışlarını ve beklentilerini yönetme çabasına girmesi talebi dizginlemek ya da rasyonel bir zemine çekmek için önümüzde dönemde giderek önem kazanıyor.
Bizde tüketim kuşakların iki dudağı arasındadır.
#Ekonomi
#Ticaret
#Tüketici
#Özgür Bayram Soylu
15 gün önce
Kim bu çılgın tüketiciler
PKK liderlerine paket
‘Mutlaka döneceğiz’ ya da Nekbe’dir yaramızın adı
O güne geri dönmek
‘İletişim aklı’
Bir sen bir ben bir de aile